15-16 Eylül’de yapılan Şanghay Zirvesi’ne Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımı hem Türkiye hem de tek kutuplu dünya ekseninde kritik bir öneme sahiptir. Zirveye Türkiye’nin ilk kez cumhurbaşkanı düzeyinde katılım göstermiştir. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın gölgesinde gerçekleşen zirvede, Şanghay ortakları batı yaptırımları karşısında kendi aralarındaki ekonomik ve ticari ilişkileri geliştirmek ve ABD doları baskısına karşı ulusal para birimleriyle ticareti artırmak amacıyla bir araya geldi. Türkiye bölgede gelişen olaylar çerçevesinde ticarette her dönem alternatif üretmeyi başarmış bir ülke olarak yakın dönemde batı ve özellikle AB bölgesinin ticaretine yeni bir alternatif olarak Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) üyeleri ile sıkı temas halinde. Zirveye ilişkin önemli bir gelişme olarak ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zirve sonrası Birleşmiş Milletler (BM) kurulu için ABD’ye olan yolculuğunda uçakta basın mensuplarına Türkiye’nin ŞİÖ’ye üyeliğinin söz konusu olabileceğini belirtmesidir. Tabi ki bu noktada ŞİÖ’nün üyelerinin kimlerden oluştuğu ve örgütün amaçlarını dikkate almak gerekmektedir. Şanghay İşbirliği Örgütü, 1996 yılında Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan arasında; bölgesel barış ve silahsızlanma, sınır güvenliği ve bölgesel iş birliğinin geliştirilmesi amacı ile “Şanghay Beşlisi” adıyla kurulmuştur. Kuruluşunu takip eden yıllarda üye ülkeler Pekin ve Moskova’da gerçekleştirilen Şanghay Beşlisi Zirveleri’nde “Sınır Bölgelerinde Askeri Güvenin Arttırılması” ve “Sınır Bölgelerinde Askeri Güçlerin Azaltılması” Anlaşmalarını imzalamışlardır. 15 Haziran 2001’de Şanghay’da düzenlenen devlet başkanları zirvesinde oluşturulan yapının küresel güvenlik, ayrılıkçılık ve terörizmin önüne geçilmesi adına uluslararası bir örgüt haline gelmesi kararlaştırılmıştır. Şu an için ŞİÖ’yü; Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Kırgızistan, Tacikistan, Kazakistan, Özbekistan, Hindistan, Pakistan ve İran üye ülkeleri oluşturmaktadır. Türkiye, Azerbaycan, Sri Lanka, Ermenistan, Kamboçya, Nepal, Suudi Arabistan, Mısır ve Katar ise diyalog ortağı olarak örgütün içerisinde yer almaktadır.